ABD ’nin Teksas eyaletinin Fort Worth kentinde, Kasım 2013’te 14 haftalık hamileyken beyin kanamasıgeçirip hastaneye kaldırılan Marlise Munoz adlı kadının bağlı olduğu yaşam yardım ünitesinin fişinin çekilmesi kararlaştırıldı. Akciğerde kan pıhtılaşması teşhisi konulan 33 yaşındaki Munoz’un kocası Erick Munoz, eşinin ‘fişini çekilmesi’ amacıyla yargıya başvurmuştu. Mateo adlı bir oğlu bulunan ve ikinci bebeğine hamileyken evinin mutfağında düşen Munoz, John Peter Smith Hastanesi’ne kaldırılmıştı.
HASTANE KAPATMAYI REDDEDİYORDU
Ancak ilerleyen günlerde Munoz’un beyin ölümü gerçekleşti. Ancak ‘doğmamış bebeğin haklarını korumayı’ Gayelayan Teksas yasaları, ‘eğer Gebe kadında bir problem yoksa bebek doğurtulana kadar yaşam yardım ünitesinin fişinin çekilmesini yasaklıyor’. Bu sebeple ailesinin itirazlarına karşın hastane yönetimi bu yönde harekete geçmemişti. Hastane eyalet yasasının yanı sıra ‘ceninin Zarar göreceği’ gerekçesiyle de yaşam yardım ünitesini kapatmayı reddediyordu.
‘BÖYLE ŞEYLERE AİLELER KARAR VERMELİ’
Ailesinin yaşam yardım ünitesinin kapatılması taleplerine Rağmen deyim yerindeyse Munoz, ‘karnındaki bebeğini doğurabilmesi amacıyla yasa zoruyla yaşatılıyordu.’ Ancak Munoz’un bebeğinin de yaşam yardım ünitesi nedeniyle Zarar gördüğünün ortaya çıkması üzerine eşi Erick Munoz konuyu yargıya taşıdı.Mahkeme de, ailesinin itirazlarına Rağmen hayatta tutulan Munoz’un yaşam yardım ünitesinin ‘fişinin en geç 2 gün içerisinde çekilmesi’ yönünde karar aldı. Erick Munoz, “Marlise bana ve babasına, ‘Beyin ölümüm gerçekleşirse fişi çektirin’ demişti. Ancak isteğimiz yasaya takıldı. Şimdi ise eşimin toprağa verilmesi yönündeki vasiyetini yerine getireceğim. Bu sebeple az da olsa rahatladım. Böyle şeylere yasalar değil aileler ve hastalar karar vermeli” ifadelerini kullandı. Sağlık görevlisi bulunan Erick Munoz, ‘bebeğin yaşam yardım ünitesinin de etkisiyle şekil değiştirdiği ve normal olmadığını’ savunuyordu.
DİN ADAMLARI TEPKİLİ
Bu arada hadise bir yandan ABD’de Ana karnındaki çocukların haklarını tartışmaya açarken, diğer yandan da Munoz’un bebeğinin ölü doğacak olması din adamlarının tepkisini çekti. Din adamları ‘bir canlı bulunan bebeğin çıkarlarını koruyan kimse olmadığı, bebeğin de düşünülmesi gerektiği ve bebek ne halde doğarsa doğsun onu koruyup yetiştirmek isteyen aileler olduğunu’ belirtti.
