-
BelçikaYazarlarımız

Belçika Adalet Bakanı’nın İslam Temsil Kurumuna müdahale etmesi anayasaya aykırıdır

Bu yazımızda Belçika Adalet Bakanı'nın İslam Temsil Kurumuna müdahalesinin anayasanın hangi maddelerini kapsadığını ve Avrupa Birliğinin dini kurumlara bakışını ele alarak Belçika Adalet Bakanı'nın anayasanın hangi maddelerini ihlal ettiğini konuşacağız. Ayrıca Belçika Adalet Bakanı'na birde çağrımız olacak.

Belçika Anayasası’nın 21. maddesinde, hükümetin din adamlarını atama veya görevlerine müdahale etme yetkisinin olmadığını ve din adamlarının üstleriyle yazışma yapmasını veya faaliyetlerini yayınlamasını engelleyemeyeceğini açıkça belirtiliyor. Bu madde, din adamlarının bağımsızlık ve özerklik ilkesini vurgulayarak, hükümetin din işlerlerine karışmasını engellemektedir.

Yine Belçika Anayasası’nın 19. maddesi, din özgürlüğünü, kamusal alanda serbestçe uygulama yapma hürriyetini ve genel anlamda görüş ifade etme özgürlüğünü garanti altına alır. Bu kanunla Belçika’da her bireyin dini inancını özgürce yaşama ve ifade etme hakkı garanti altına alınmıştır.

Ancak, son zamanlarda bu kanunlarla çelişen bir tutumun ortaya çıktığı ve anayasal düzene aykırı bir şekilde hükümet organlarının İslam dinine karşı egemenlik kurma çabasının oluştuğunu görüyoruz.

Bu nedenle Belçika Adalet Bakanı Vincent Van Quickenborne’nin, Belçika İslam Temsil Kurumunu işgal ettirmesi anayasanın ruhuna ve hükümlerine aykırıdır.

Bu tür durumlarda, yasama, yürütme ve yargı organları, anayasanın korunmasını ve temel hakların güvence altına alınmasını sağlamakla sorumludur.

Ayrıca, toplumda ve sivil toplum kuruluşlarında bulunan aktivistler ve vatandaşlar da anayasal haklarımızı korumak için harekete geçmeli ve hukukun üstünlüğünü savunmalıdır.

Belçika Anayasası’nın yanı sıra Avrupa Birliği kanunları, din özgürlüğü ve eşitlik konularında önemli hükümler içerir. Avrupa Birliği hukuku, tüm üye ülkelerde temel hakların korunması ve insan haklarının evrensel prensiplerine uyulmasını sağlamayı amaçlar.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa Birliği Temel Hakları, din özgürlüğüne ve inanç özgürlüğüne büyük önem verir. Bu kanunlar, her bireyin dinini seçme, değiştirme veya inancını ifade etme hakkını güvence altına alır. Ayrıca, herhangi bir dini inanca mensup olanların kamusal alanda eşit korunma ve hukuki güvenceye sahip olması gerektiğini vurgular.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, din özgürlüğü ve inanç özgürlüğü konularında çok sayıda önemli karar vermiştir. Bu kararlar, din adamlarının bağımsızlığını, dini toplulukların özerkliğini ve her bireyin dini inançlarına saygı gösterilmesini vurgular.

Avrupa Birliği, din adamlarının atamalarına veya dini toplulukların iç işlerine karışılmamasını savunmaktadır.

Avrupa Birliğine başkentlik eden Belçika’da din özgürlüğü ve eşitlik konularındaki anayasa hükümlerinin Avrupa Birliği kanunlarıyla uyumlu bir şekilde ele alınması önemlidir.

Belçika Adalet Bakanı’nı, anayasal düzene ve temel haklara saygı göstermek, dini özgürlüğü korumak ve din adamlarının bağımsızlığını güvence altına almak için gereken adımları atmaya davet ediyoruz.

Ayn zamanda sorumluluğu altında olan hukuki ve yasal süreçlerin adaletli bir şekilde yürütülmesini, anayasanın ruhuna uygun şekilde hareket etmesini talep ediyoruz.

Temel haklarımızın ve din özgürlüğümüzün korunmasını sağlamak, demokratik bir toplumun olmazsa olmazlarındandır.

Bu çağrıyı yaparken, toplumun her kesiminden insanların bir araya gelerek din özgürlüğüne, insan haklarına ve demokratik değerlere olan inançlarını dile getirmeleri ve bu değerleri savunmaları önemlidir. Yargı organlarının ve sivil toplum kuruluşlarının da bu konuda aktif rol oynaması ve hak ihlallerini raporlaması büyük önem taşımaktadır.

Adaletin sağlanması ve anayasanın ruhuna uygun şekilde hareket edilmesi, toplumun huzur ve adaleti için vazgeçilmezdir.

Suat BEZENG

Aktif Haber Belçika Genel Yayın Yönetmeni
Başa dön tuşu