Belçika nükleerden çıkış konusunda anlaştı
Belçika'nın ilgili bakanları nihayet ülkenin nükleer enerjiden çıkışı konusunda bir anlaşmaya vardığını duyurdu.
Belçikanın ilgili Bakanlıkları 7 reaktörün tamamının kapatılmasının enerji kıtlığına veya fiyat dalgalanmalarına sebep olup olmayacağı konusunda haftalarca süren çekişmeli tartışmaların ardından tüm nükleer santrallerin kapanacağını duyurdu.
Belçika’nın bu hamlesi nükleer enerjideki açığı telafi etmek için diğer ülkelerden gelen enerjiye bağımlı olması gerekebileceğinden enerji egemenliğinin feda edileceği endişesi yer alıyor. Bu, özellikle geçen yıl 2 katından fazla artan doğal gaz fiyatlarının spirallenmesi içinde geçerli. Rusya’nın Avrupa’da birincil fosil yakıt tedarikçisi olduğu düşünüldüğünde, bu sorunun jeopolitik sonuçları da olabilir.
Ek tavizler içeren A Planı
Belçika’nın nükleer santralleri Fransız enerji şirketi Engie tarafından yönetiliyor ve ülkenin elektrik üretiminin neredeyse yarısını oluşturuyor.
Belçika için iki farklı çıkış planı düşünülüyordu:
A Planı, tüm fabrikaları kapatmak;
B Planı, arz sıkıntısı olması durumunda en yeni 2 reaktörü açık tutmaya devam etmek.
2025 yılına kadar nükleer santralleri kapatmak için Plan A’yı güçlendirmek için bir anlaşmaya varıldı ve uzun süredir bir uzlaşmanın önemli bir parçası olarak görülen nükleer aşamalı kullanım yasasının revizyonu gerçekleşmeyecek. Ancak uzlaşmanın bir parçası olarak Belçika, 100 milyon avro bütçeli yeni, daha küçük modüler nükleer santraller (SMR’ler) araştırmalarına yatırım yapacak ve benzer araştırmalara yatırım yapmak isteyen Fransa ve Hollanda’ya katılacak. Sürdürülebilir enerjinin, örneğin ekonomik fizibilite, CO2 emisyonları, atık ve güvenlik açısından karşılaması gereken kriterleri belirleyecek olan, enerji alanında iklim nötrlüğü 2050 hakkında yeni bir yasa da hazırlanacak.