Belçika’da dört büyük sendikanın çağrısı üzerine bugün başkent Brüksel’de toplanan 100 bine yakın işçi, çalışan, emekli, memur, öğretmen, Belçika Federal Hükümeti’nin aldığı kemer sıkma politikalarını protesto ederek, anlamlı bir cevap verdi.
Wallon-Brüksel Liberal Parti Genel Başkanı ve Başbakan Charles Michelle büyük tepki gösteren işçiler, hükümetin aldığı uygulamaları protesto ederek, emekli yaşının tekrar 65’e çekilmesini, ücretlerin ve çalışma koşullarının iyileştirilmesini istiyor.
Siyasilerin hatalarını hiçbir zaman kabul etmeyeceklerini açıklayan işçi temsilcileri, ‘Krizi biz getirmedik, ülkeyi bu hale biz sürüklemedik. Bankaları biz batırmadık. Dev işyerlerini biz satmadık. İşsizliğe davetiye yi biz çıkarmadık. Seçtiklerimiz ülkeyi doğru dürüst yürütmeli. Kimse faturayı bize kesemez, kestirmeyiz ’diye konuşmalar yaparak, grevlerin tüm ülke geneline yayılacağı mesajı verdiler.
Kuzey tren istasyonu önünde başlayan yürüyüşte “Önce zenginlerden vergi alın” ve “Yaşlılar dinlensin gençlere yer açılsın” yazılı pankartlar taşındı. Eyleme çok sayıda örgüt ve kurum destek verdi. “Birleşen halklar asla kaybetmez”, “Herkese ev, iş, aş” ve “Kesintilere hayır” sloganlarının atıldığı yürüyüş nedeniyle kent merkezinin büyük bölümü trafiğe kapatıldı. Brüksel otobanlardan ve diğer ulaşım araçlarıyla şehire girişler kapatıldı… Brüksel merkezde tramvaylar,metolar ve otobüsler çalışmadı. Cezaevleri gardiyanları bugün genel grev yaparak eylemlere katıldılar ve polis sendikası eyleme destek için gardiyanların yerine o gün işe gitmeyeceklerini belirtiler.
Yürüyüş boyunca tüm toplumu ilgilendiren sosyal yardım kesintileri, emeklilik yaşının 67’ye çıkarılması, devlet memuru alımlarının durdurulması ve savaş bütçesinin arttırılması gibi konular protesto edildi. Alandaki ortak görüş şöyleydi ““Sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlerin bütçelerinde kesinti yaparken, diğer yandan toplu ulaşım, su, enerji, iletişime zam yapıyorlar. Tüm bunlar vatandaşlık haklarımızı olumsuz etkiliyor. Gençlerimizin geleceği yok ve geçmişte dedelerimizin yaptığı gibi iş aramak için yurt dışına gidiyorlar. Yüzlerce aile evini kaybetti. Bir aileyi evinden atmak kadar insanlık dışı hiçbir şey olamaz. Hükümetler, işçi sınıfını daha da fakirleştiriyor ve insanları savunmasız bırakıyor. 2014 yılında artık sınıra geldik. Alım gücü çok büyük ölçüde düştü, hayatımız boyunca yaptığımız tasarruflar ele geçirildi. Toplu bir cevap vermemiz gerekiyor” diye protestolarını dile getirdiler…
Belçika’daki Türklerden de büyük destek var. Siyasiler, dernek temsilcileri, vatandaşların protesto yürüyüşüne desteği vardı… Belçika’da son yıllarda bozulan sosyal yapıdan şikayetçi olan ülkede yaşayan Türkler ile diğer yabancılarda, bu protesto yürüyüşüne destek veriyor.
Haber & Suat Bezeng/Brüksel