Hüzünle gururu bir arada yaşamak!

15 Temmuz darbe girişimi sırasında anavatanımda olmadığım için kendimi çok kötü hissetmiştim. Tankların önüne atlayamadığım için, üzerine helikopterden mermi yağdırılan kardeşlerimin, teyzelerimin yanında olamadığım için çok ama çok üzülmüştüm. Allah bu üzüntüme yanıt vererek 15 Temmuz 2017 yılında yani darbe teşebbüsünden bir yıl sonra milletimizle bir arada, anavatanda olmayı nasip etti bu bağlamda gerçekten büyük mutluluk duydum. Milletçe 15 Temmuz FETÖ kalkışmasını bir ağızdan başkent Ankara’da lanetledik.
15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma etkinlikleri kapsamında TC Başbakanlık Basın-Yayın ve Enflasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) tarafından organize edilen “Uluslararası Basın Programı ” vesilesiyle başkent Ankara’da son programımıza katılmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine (TBMM) beraberimizde yaklaşık 4 otobüs dolusu meslektaşım ile katıldık. 15 Temmuz’u Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yad edip, hep bir ağızdan terörü lanetlemek üzere basın mensuplarına ayrılan bölüme girdik.
Bize ayrılan bölümün hemen karşısında şehit yakınları ve gaziler yer alıyordu. Program boyunca neredeyse karşımda oturan bir şehit yakını dikkatimi çekti. Hiç bir şekilde gülmüyor, etrafına bakmıyor, zaman zaman ağlıyor, sonra da derinlere dalıyordu.
Herkesten uzakta acısını yaşıyordu. Beklediği biri vardı onun gelmesini bekliyor gibi. Sessiz, olanı biteni izliyordu. Ara ara gözünden birkaç damla akıyor, derin bir nefes çekiyordu. Tıpkı diğer acılı aileler gibi, yüreğinden bir parça koparılmış ama az sonra o parçasına kavuşacakmış gibi. İçinde biriktirdiği terör öfkesi, yüreğinde hissettiği vatan aşkı ve sevdiğini şehit verdiği gerçeği…
Cumhurbaşkanının gelmesinden sonra kuran tilaveti okunurken bir defa göz göze geldiğimi düşündüm, onu izlediğimi fark ettiğini düşünerek uzunca bir süre bakmadım o tarafa. Bir süre geçtikten sonra hala aynı duyguları yaşadığını görünce, o an ciğerim de acısını hissettim. Acısını yüreğinin en derin yerinde saklarken zaman zaman gözünden düşen birkaç damla ile dışa vuruyordu.
Şehit yakını olmak işte böyle bir şey! Bir yandan gururlanıyorken diğer yandan acısını yaşıyor. Programa tek başına, sevdiği için, yakını için katılan, elinde posterini taşıyarak her an gelecekmiş gibi bekleyen bu insanlar, muvazi duruşuyla, gururla hüznünü bir yaşayarak birçok kişiye insanlık dersi veriyordu.
Şehit yakınlarının dik duruşu bile tüm dünyaya korku salmaya yetiyor, işte böyle bir milletiz. Yaşımız kaç olursa olsun gururuyla hüznünü bir arada yaşayabilen, vatanını, ailesinin, sevdiklerinin hatta çocuklarının üstünde tutabilen, son nefesine kadar ülkesinin menfaatlerini kollayan bir milletiz.
Buradan tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Gazilerimiz de acil şifalar diliyorum, onlar iyi ki vardılar, onlar vatanı muhafaza etme görevini arkasında bırakacaklarını hiç düşünmeden üstlendiler. Bizlere bu yükü bırakmadan, Allah için, vatan için millet için şehit düştüler, gazi oldular, bizler onlardan razıyız Allah’ta onlardan razı olsun!.
Suat BEZENG
Ankara