Sanki bazı okuyucularımızdan başlığın ne demek olduğunu sorduklarını duyuyor gibiyim…
İlk iki kelime ahtapotun kolları gibi birbirine sımsıkı bağlıdır fakat üçüncüsü… Sabırlı olalım, anlatacağım.
İslamofobi kelimesinin anlamını bilmeyen yoktur; İslam korkusu taşımak, İslam’ı bilmeden Ona negatif bir ön yargı ile yaklaşmaktır.
Pegida ise, Almanya’da ortaya çıkan Batı’nın İslamlaşmasına Karşı “Yurtsever Avrupalılar” adlı bir oluşumdur. Bunlar her Pazartesi Almanya’nın birçok şehrinde İslam’a karşı yürüyüş düzenlemekteler. Ve gün geçtikçe sayıları artmaktadır.
Hatta bir iddiaya göre, İsveç’te ki Camii’lere yapılan saldırıların arkasında bu örgütün olduğu söyleniliyor. Ne kadar korkunç ve tehlikeli bir örgüt olduğunu açıklamama gerek yok herhalde.
Bu yürüyüşlere cevap vermek için, Pegidaya karşı da biz Müslümanlar sessiz kalmadık. Bu Pazartesi Almanya’da bir araya gelip sesimizi duyurduk.
Ayrıca bugün Fransa’da 11 insanın öldüğü ve 10 kişinin yaralandığı bir silahlı saldırı gerçekleşti.
Charlie Hebdo gazetesi yıllar önce Peygamber Efendimize çirkin bir karikatür yayımlamıştı. Saldırı Paris’te bulunan bu gazeteye yapıldı. İddiaya göre, bu saldırıyı bir İslam örgütü gerçekleştirmiş.
Öncelikle ölenler için üzüldüm, 11 ailenin hayatı değişti…
Fakat bu saldırının da zamanlamasını düşündürücü buluyorum…
Bir de Camililerimize saldırılar yapıldığında yabancı medyalar bunu hiç dile getirmedi ama şu an bütün kanallar İslam terörizmin yükseldiğini açıklamakta…
Ve saldırıyı şiddetle kınadığımı belirtmek isterim.
Bu bir provokasyondur, dikkatli olmamız gerekiyor!
Üçüncü kelime ise, o da Almanya kökenli bir kelime…
Geçen hafta İslamifobi ve Pegida hakkında bir arkadaşımız evinde bilgilendirme adına bir toplantı düzenledi ve beni de davet etti.
Davetliler arasında da yıllardır tanıdığım İsmail Bataklı Bey de bulunmaktaydı. Işte hikâyenin tam burasında bu üç kelimeyi bulabiliriz.
Avrupa’da İslamfobinin artışını ve pegida denen örgütünü tanımayı tartışırken, İsmail beye kendisinin Belçika’nın Başkanı olduğu Wefa hakkında soru sorma fırsatı buldum. Dünya’da bu kadar çirkin olaylar oluyorken, güzel ve iyi niyetli hareketlerin de varlığı bu çirkinlikleri bir nebze unutturuyor.
Ve sizlerle de bunları faydalı bulduğum için paylaşmak istedim.
Wefa 8 yıl önce Almanya’da kurulmuş olan tamamen bağımsız bir insani yardım kuruluşudur. Ve Türkçe anlamı ise: Dünya’da fakirliğe karşı mücadeledir.
Bu kuruluş 60 ülkede faaliyet yapmakta ve ayrıca 70’den fazla partneri olan bir kuruluştur.
Almanya sorumlusu olan Musab Aydın Bey, Belçika’da Wefa’nın da oluşmasını arzu etmiş ve İsmail beye Başkanlığı teklif etmiş.
Başlarda İsmail bey tereddüt ettiyse de, projeleri ve Türkiye’de ki İHH ile proje bazında partnerlik yaptığını öğrendiğinde bu özellikler onu bu kuruluşun içine çekmiş.
Bir yıldır Belçika’da faaliyet gösteren Wefa’nin iki şubesi vardır: Liège ve Brüksel’de.
Altın Çocuklar Liège grubun halkla ilişkiler sorumlusu olarak, benim de bu projeler ilgimi çekti. Sonuçta dinimizde “Veren el, alan elden üstündür” denilmiyor mu?
Wefa’nın projeleri ise:
– Yetim çocuklarımıza sponsorluk ( Dünya’da şu an 300.000.000’dan fazla yetim çocuk var)
– Su kuyuları açmak
– Kataraklı hastaları ameliyat ettirmek
– Kurban ve Ramazan projeleri
“Bizim felsefemizde dayanışmanın sınırı yoktur. Mazlumun, yetimin dini sorulmaz” diyor İsmail bey. Bizler kimin ümmetiyiz?..
Bugüne kadar Wefa Belgium olarak da birçok çalışmaya imza attılar:
– Verviers şehrimizde 5. Yetimler buluşması
– 3 tane gönüllüler buluşması
– Türkiye’deki Suriyeli mülteciler, Bosna Hersek’teki sel felaketi mağdurları ve Arıkan’daki zulüm altında olan kardeşlerimiz yararına 3 tane kahvaltı düzenlediler. Ve Bosna Hersek’e gidip yardımları dağıttılar ve dağıttıklarını da bir slayt gösterisinde izleme şansı buldum.
Çanakkale’nin 100.yıl dönümü münasebeti ile Türkiye’den gelen Gözyaşı Geceleri ekibini, 16 Ocak’ta Liège ‘de ilk defa Palais des Congrès’de konuk edip ağırlayacaktır Wefa Belgium grubu. Kültür çalışması ve insani yardım eli bir arada çalışmış olacaktır.
Peki Belçika’da sadece Wefa mı var da bizlere tanıtıyorsun diyenlere cevabım kısa ve net olacaktır:
Evet, Belçıka’da Türklere ait olan birçok dernek vardır. Fakat tamamen bağımsız ve uluslararası olan bir insanı yardım kuruluşu yoktur.
WEFA Belgium: Chaussée d’Haecht, 191- 1030 Schaerbeek ve Rue du Calvaire, 302- 4000 Liège.
Kötülüklerin azaldığı; güzelliklerin, gönül işlerin çoğaldığı bir Dünya’da yaşamamız dileğim ile,
Saygılarımla,
Arife Beyhan
7 Ocak 2015
