Kurban bayramı sabahları bir başka olur bizim Anadolu insanın evinde…
Her ailenin büyüğü, tüm fertlerini evine toplayıp bayram kahvaltısı eşliğinde bağlarını güçlendirir ve gelecek nesile milli ve dini duyguları aktarır. İşte bayram sabahı: demli bir çay, su böreği, yaprak sarması, baklava, et kavurması, bayram şekerleri, şeker isteyen çocuklar, kurbanlık hayvanların sesleri, bir telaş bir koşturmaca.
Türkiye kadar yoğun olmasa da; bayram programları, kolonya ikramları, bayram harçlıkları, ev gezmeleri, kısa hal hatır sormalar, “el öpenlerin çok olsunlar” gibi sadece biz Türkler ‘de olan güzel öğütler. Belçika’da doğmuş fakat Türk örf, adet ve Dini bilgilerle bu yaşıma gelmenin mutluluğu içerisindeyim. Paylaşmayı unutmuş, bencil duygular içerisinde bocalayan bu toplumda, çocuklarımıza Bayram havasını yaşatalım ve yaşatmaya gayret gösterelim.
Bayram demek, tatile gidip uçuk paralar ödeyip lüks ve abartılı bir otelde dinlemek değildir. Bayram; paylaşmaktır, sevmektir, dargın olduklarımızla barışmaktır, el öpmektir, hatırlamaktır, sevmektir ve sabahında ise tüm ailemizle keyifli bir masa etrafında olmaktır.
Nice anlamlı bayramlar yaşamamız dileğim ile saygılarımla,
Arife Beyhan
23 Eylül 2015 – Belçika
