Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel, Uludere olayına verilen takipsizlik kararına tepki gösterdi ve katliamı yapanlardan hesap soracaklarını söyledi. Tuncel, “2 yıldır anne ve babalar kardeşler bütün Türkiye Cumhuriyeti’yi gezerek bu parlamentoya da gelerek adalet arayışı içine girmişlerdir. Devlet tazminat ödemek istemiştir, ‘Biz adalet istiyoruz’ demişlerdir. Şimdi devlet bugün verilen kararla adalet yürüyüşüne bir darbe daha vurulmuştur” dedi.
BDP Grup Toplantısına geçtiğimiz günlerde serbest kalan milletvekilleri Selma Irmak, Gülser Yıldırım, Faysal Sarıyıldız, Kemal Aktaş ve İbrahim Ayhan, partililerle birlikte grup toplantısının yapıldığı salona geldi. Burada grup toplantısını izleyenler BDP’li vekilleri alkış ve zılgıtlarla karşıladı.
Grup toplantısında ilk olarak BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan açılış konuşması yaptı. Milletvekilerinin serbest kalmasından dolayı mutlu olduklarını belirten Buldan, “Bu kürsüden sürekli dile getirdiğimiz ifade ettiğimiz konulardan biri tutuklu milletvekilleri konusu. Biran önce özgürlüklerine kavuşmaları ve yasama faaliyetleri amacıyla meclise gelmeleriydi ve arkadaşlarımız bugün aramızdalar. Geç de olsa özgülüklerine kavuştular. Sayın Selma Irmak Gülser Yıldırım, Faysal Sarıyıldız,Kemal Aktaş ve İbrahim Ayhan arkadaşlarımıza hoş geldiniz diyor ve sevgiyle kucaklıyoruz. En kısa zamanda başta sayın Hatip Dicle ve hasta tutuklular olmak üzere tüm siyasi tutsakların biran önce özgürlüklerine kavuşmalarını temenni ediyoruz” dedi.
BDP Eş Genel Başkanı rahatsızlığı nedeniyle grup toplantısına katılamayınca, gruba sesleniş konuşmasını HDP Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel Yaptı.
İşte Sebahat Tuncel’in açıklamalarından satırbaşları:
“Bugün Roboski katliamının hesabını sormazsak Dersim’in hesabını soramayız. Özür bir daha asla bu katiamlar yapılmayacak demek. Özür dilemek ben Kürt halkıyla yeni bir sözleşme yapıyorum demek. Yargı konusunda Türkiye Cumhuriyeti ciddi bir çürüme içerisinde. Yargı bu kadar tartışma konusu olmuşsa, yargı kararları tanınmıyorsa bu ülkede demokrasi bitmiş demektir. Bu ülkenin çivisi çıkmıştır. Biz yeni bir düzeni geliştirirken önce hesap soracağız. İktidarın bize söylediği ‘Unutun yeni bir başlangıç yapalım’ biz bunu kabul etmiyoruz, unutarak adalet sağlanmaz. Türkiye Cumhuriyeti halkının hiçbirinde Roboski katliamını onaylanmamaktadır. Bu katliamın hesabının sorulmasını istenmektedir ve bu katliamın birgün mutlaka hesabı sorulacak.
Türkiye Cumhuriyeti’de yargı adil ve bağımsız değil. Yargı bugüne kadar devletin ideolojik yaklaşımlarına göre karar vermiştir. Buradan adalet çıkmaz buradan çıksa çıksa devleti koruyan bir hukuk sitemi çıkar. En son yolsuzluk operasyonu bunun izahıdır.
YARGI GÜVENİNİ YİTİRMİŞSE KAOS OLUR
Şimdi gelinen noktada ne oldu da yargı sorunlu hale geldi? Yargı ne zamanki iktidarın çıkarına dokundu bu hale geldi. Siz istediğiniz kadar yeniden yargılanmanın önünü açın, yeniden yargılanma olacaksa bu çürümüş sistem değişmelidir. Toplumsal barışı, inanç özgürlüğünü, kadın haklarını esas almalı yeni yargı sistemi. Bu ülkede her şey bir birine karıştı. Biraz önce de söyledim yasama yürütme yargı güvenini yitirmişse o ülkede kaos olur.
‘BU YALANA DUR DİYORUZ’
Bizi kandırmacayla uyutamazlar. 2002’de AKP Cemaatle birlikteydi. Her defasında paralel devletkonusunda iktidarı uyardık, şimdi paralel yapının onlara kumpas kurduğunu iddia ediyorlar. Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Gerçekten temiz olduğunu düşünüyorsan gel açıkla Roboski’nin hesabını vermekle başlayalım. Şimdiye kadar birlikte yediniz, şimdi birbirinizi yiyorsunuz sonra bizim yoksulun ekmeği yeniyor. Siz bizim, yoksulun emekçinin emeğini yediniz. Van’ da insanlar donarken siz ayakkabı kutularında paraları sakladınız. Siz çocuklarınızı sakladınız. Biz bu yalanı yutacak taktirde değiliz, bu yalana artık dur diyoruz. Biz HDP olarak halkımızı özgür bir geleceğe taşıyabiliriz diyoruz.
Ömer Güney Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır hükümet bu katliamda kimin sorumlulukları olduğunu ortaya çıkarmadı. Susuyorsanız ortaksınız demektir. Bazıları bu ülkede Kürtlerle Türkleer barışsın istemiyor çünkü bu harptan rant elde ediyorlar. Örneğin Hatay’da Tır’ı gizlediler. Savaş daha doğrusu insanlığım öldüğü gerçeğini gizliyor. 9 ocak katliamı tam da bu nedenle yapıldı. Birileri bu harptan kendi yükünü alsın diye yapılmış bir katliamdı. Siz üç kadını katlettiniz ya zannettiniz ki onlar mücadeleden vazgeçecek. Bugün Sakine Cansız’ın yoldaşları burada mücadele ediyor ve mücadeleye devam edecek.”
